İnsanoğlu yaradılışı gereği meraklı bir yapıya sahiptir ve sürekli olarak öğrenmek ister. Bazen bir cihazın nasıl çalıştığını, bazen bir yemeğin nasıl yapıldığını, yaş aldığı sürece öğrendiği bilgilerin üstüne sürekli yenilerini ekleyerek tecrübe denilen birikime ulaşır.
İşte bu birikimler zamanla çevremizde olan biten olayların herhangi birinin açıklamasına gereksinim duymadan neden, nasıl, ne şekilde geliştiğini çözmemize de yardımcı olur. Bazen de Tolstoy’un ifade ettiği gibi edindiğimiz tecrübelerle her şeyden haberimiz olsa da bilmek istemeyiz.
Kısaca özetlemek gerekirse “Etrafımda olan biten her şeyi biliyorum ama bildiğim her şeyi göz ardı etmek, kulak tıkamak, haberim yokmuş gibi davranmak istiyorum.” da diyebiliriz… Ve bunun nedenleri de başlı başına bir tartışma konusu olabilir. Siz ne dersiniz?
Yorumlar
İlk yorumu sen yap